Merkez Bankası Döviz Kuru | |||
ALIŞ | SATIŞ | ||
USD | 0 | 0 | |
EURO | 0 | 0 | |
Öğretim görevlilerinin bahçede ayakta heykel gibi dikilmesiyle gündem olan Boğaziçi üniversitesi bu seferde rektörün arabasının üzerinde tepinen bir sözde öğrenciyle gündemde. Değişik bir yer.
Aylardır rektör kabul etmeyip kampüste heykel gibi dikilen hocalarına sormak lazım. Ne de olsa talebe hocasıyla ölçülür.
Rektörün arabasının üstüne çıkıp tepinen öğrenci mi gerçekten?
“Demek ki eşeğin mertebesini yükseltirsen, hem bulunduğu yere zarar veriyor hem de kendine..!”
Heykel gibi dikilmek derken, gerçekten bilmediğim için soruyorum. 180 gündür hiçbir iş yapmadan ayakta heykel gibi dikilen öğretim üyeleri disiplin soruşturması geçirip üniversiteden uzaklaştırılmaları filan isten(e)miyor mu?
Bunun adı demokratik eylem, hak arama ve özgürlükmüş. Sözde Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri iyice suyunu çıkarmışlardır.
Bakmayın siz bunların öyle “demokrasi özgürlük” naralarına. Boğaziçi Üniversitesi veya herhangi üniversitede kendileri gibi düşünmeyen öğretim görevlisi ya da öğrenci falan istemiyorlar. 28 Şubat döneminde milyonlarca gencin hayatını karartan zihniyetin temsilcileridir bunlar.
Boğaziçi Üniversitesi ‘nde zillet değirmenine su taşımak
amaçlı istemezük eylemi yapanlar hem maşadır hem de
kendilerini bulunmaz hint kumaşı zanneden zavallılardır.
Eğer Rektör Naci İnci bu rengarenk kimliksizlere haddini bildirmezse bu boğazdan daha çok rektör geçer.
Azgın azınlığa şirinlik yapacam diye arkasında duran samimi insanları kaybedenler, kaybetmeye mahkûmdur..
Melih Bulu’yu hatırlayanınız varmı?
Boğaziçi üniversitesi rektörüydü, millet arkasında dimdik durdu, ama o naiflik yapacağım diye dik duramadı. Ve Unutuldu gitti. Bugünkü rektör de bu eşkıyalara gereğini yapmazsa, oda Melih Bulu gibi unutulanlar listesine eklenir.
Selam ve dua ile…